Boğazıyla,
deniziyle, 7 tepesiyle canım İstanbul. Sadece Türkiye’nin değil tüm dünyanın
gözdesi İstanbul her yönden zengin ve muhteşem bir şehir. İki kıtayı
birleştiren, tarihte en önemli olaylara sahne olmuş, paylaşılmayan medeniyetler
diyarı İstanbul. Peygamber Efendimizin müjdelediği büyük komutan Fatih Sultan
Mehmet’in fethetmesiyle Türk milletinin en kıymetlilerinden birincisi olmuştur.
İstanbul, doğal
yönden de zengin bir şehir. İklimi, boğazı, yeşillikleri görenleri hayran
bırakıyor. Dört mevsimin bir arada yaşandığı, dünya ticaretinde ulaşımında
önemli bir boğaza sahip olması, büyük bir betonlaşmaya rağmen oksijen
kaynakları, ormanları İstanbul’u daha değerli kılıyor. Yalnız bu doğal
zenginlikleri korumak her şeyden önemli. Çünkü göçten kaynaklanan nüfus
yoğunluğu bu güzellik ve zenginlikleri tahribata uğratıyor.
Hem ekonomimiz hem
de doğal zenginliğimiz için önemli olan boğazımızı temiz tutup tüm
tehlikelerden korumak için gerekli tedbirleri almalıyız. Her birimiz her bir
kişiyi uyarıp denize çöp atmamak için uyarmalıyız.
Az miktarda kalmış
olan yeşillik ve ormanlarımızı korumalı insanları bu yönde bilinçlendirmeliyiz.
Çünkü İstanbul’da bu kadar hızlı bir betonlaşma varken elimizde kalan ormanları
korumalı hatta bu yeşil alanları artırmalıyız. Her projenin içinde muhakkak
yeşil alan olmasına dikkat etmeliyiz. Çünkü İstanbul’un ciğerleri olan ormanlar
bizim en büyük servetimiz.
Halk sağlığını
tehdit eden böcek ve haşerelerle mücadelede mümkün olduğunca biyolojik ilaçlar
kullanmalı, kimyasallardan uzak durmalıyız. Çünkü böcekleri öldürelim derken
faydalı organizmaları da yok etmiş oluruz.
İstanbul’da ki
yoğun nüfus, hızlı şehirleşme hava ve ses kirliliğine de sebep olmakta.
Halkımızı televizyon, basın yoluyla uyarıp bilinçlendirmeliyiz. Mümkün
olduğunca toplu taşıma araçları kullanmalı, yakıt olarak doğal gazı
yaygınlaştırmalıyız.
Bunları yaptığımız
takdirde İstanbul'u korur ve daha güzel, yaşanabilecek bir şehir olmasını
sağlarız. Yaşandığımız yere sahip çıkıp korumak demek kendimize ve tüm dünyaya
sahip çıkmak demektir.
Neslihan Zehra KARABUL
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder